6 Mart 2015 Cuma

Yeni Elazığ Valisi Zorluoğlu, Görevine Başladı

Son valiler kararnamesiyle Elazığ'a vali olarak atanan Murat Zorluoğlu görevine başladı.

Son valiler kararnamesiyle Elazığ'a vali olarak atanan Murat Zorluoğlu görevine başladı.
Son valiler kararnamesiyle Elazığ'a atanan Vali Murat Zorluoğlu Elazığ'a geldi. Vali Zorluoğlu'nu havaalanında Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, vali yardımcıları, İl Emniyet Müdürü Nihat İşlek, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Sefer Resuloğlu, kaymakamlar, belediye başkanları, kurum müdürleri ve daire amirleri karşıladı. Vali Zorluoğlu'na valilik binası önünde de karşılama töreni düzenlendi. Burada kurum müdürleriyle tek tek tokalaşan Vali Zorluoğlu, daha sonra valilik toplantı salonunda basın toplantısı düzenledi.
Atanmış değil adanmış gibi hizmet görmeye çalışacaklarının altını çizen Vali Zorluoğlu, "Ülkemizin önemli merkezlerinden biri olan mert insanların şehri olan Elazığ'a vali olarak atanmaktan büyük bir memnuniyet ve onur duymaktayım. Bu vesileyle beni bu göreve layık gören başta Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız olmak üzere hükümetimize şükranlarımı arz ediyorum. Tabii millete hizmet etmek büyük bir onurla birlikte aynı zamanda önemli bir sorumluluğu da beraberinde getirmektedir. Bu sorumluluğun bilincinde olarak bütün mesai arkadaşlarımızla beraber temel yaklaşımımız insan merkezli, hukuka bağlı, insan haklarına saygılı, hesap verebilen katılıma açık ve toplumun tüm kesimlerini kucaklayan güler yüzlü bir yönetim anlayışı olacaktır. Bu doğrultuda bize yol gösteren ana ilke adalet ve hakkaniyet anlayışıdır. Sürekli olarak vatandaşlarımızın arasında, yanında olacak ve bize ulaşmalarına imkan sağlayacağız. Özellikle devletin merhametine ve şefkatine daha fazla ihtiyaç duyan dezavantajlı gruplar dediğimiz fakir vatandaşlarımız, kimsesiz yetim çocuklarımız, özürlü kardeşlerimiz, biçare kadınlarımız ve yaşlı insanlarımızla bizleri daha fazla bir arada göreceksiniz. Eğitimden sağlığa, güvenlikten ulaşıma, alt yapıdan ekonomik büyümeye, gençlik hizmetleri ve spordan turizme, sosyal yardım ve hizmetten çevrenin korunmasına, tarıma, sürdürülebilir kalkınmaya kadar tüm alanlarda Elazığ'ımızın daha ileriye taşınması için var gücümüzle atanmış gibi değil adanmış gibi hizmet görmeye çalışacağız" şeklinde konuştu.
Vali Zorluoğlu, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden babası için taziye dileklerinde bulunan Elazığ halkına da teşekkür etti. 

Yeni Elazığ Nasıl Olmalı

1980’lerde Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun en gelişmiş şehirlerinin başında gelen Elazığ’ın yeniden bölgenin parlayan yıldızı olması için harekete geçildi. Elazığ'a kalkınma modeli oluşturmak için Kalkınma Kurultayı’nın 2. Birleşim Toplantısı gerçekleştirildi.
ŞEHRE ÖZEL STRATEJİ GELİŞTİRİLDİ
Kurultayda ilk etapta 2023 hedefi yolunda strateji planları paylaşıldı. Bu kapsamda şehirde potansiyeli olan 14 sektör içinden ‘Yeraltı Kaynakları, ‘Su Ürünleri’ ve ‘Turizm’ sektörleri öncelikli olarak belirlendi. Elazığ Valiliği, Belediye Başkanlığı ev sahipliğinde düzenlenen kurultaya başta Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz olmak üzere, milletvekilleri ve mülki idare amirleri katıldı.
100 BİN TON BALIK ÜRETECEK
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, vatandaşların çoğu zaman devletten bir şeyler bekleme anlayışı içinde olduğuna dikkat çekerek, “Ama benim gördüğüm kadarıyla bu eylem planında böyle bir şey yok hem kamu hem de özel sektörün üzerine düşen görevleri belirlenmiş” dedi. Özeleştiride de bulunan Bakan Yılmaz, şöyle konuştu: “Geçmiş yıllarda yerelde yapılması gereken işi biz merkezden yapmaya çalışmışız. Bu da yerelin gelişmemesine neden olmuş. Bu nedenle plan yerelin gelişmesi adına önemli bir projedir” dedi. Bakan Yılmaz, “2023 hedefi için bütün yörelerimizin potansiyellerini maksimum düzeyde harekete geçirmeye çalışıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
500 BİN TURİST HEDEFİ
Balıkçılık alanında, Keban ve Hazar gölünü barındıran şehrin su ürünlerinde güçlenmesi için 14 bin tonluk balık üretim kapasitesini ilk etapta 100 bin tona ulaştırılması amaçlanıyor. Turizmde ise hedef, 75 bini yabancı olmak üzere toplam 500 bin kişiyi Elazığ’a çekmek. Bu sayede turizm kaynaklı istihdamın da tüm şehirde 2 binden 12 bine çıkarılması öngörülüyor.  ELAZIĞ
‘Elaziz' için teklifimiz olmadı
Elazığ Kalkınma Kurultayı’nda konuşan Ak Parti Elazığ Milletvekili Alpay, yatırım teşvik yasasında şehirlerinin konumunu yeterli görmediklerini Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ilettiklerini ve kendisinin de konuya sıcak baktığını vurguladı. Alpay, yatırım teşvikleri kapsamında Elazığ’ın da içinde bulunduğu bazı şehirlere yeniden bölge strateji programı oluşturulması için çalışıldığını aktardı. Alpay ayrıca, Elazığ’ın adının eski ismi olan ‘Elaziz’e döndürülmesi için kanun teklifi hazırlamadıkları bilgisini de verdi. Ak Parti Elazığ Milletvekili Demirbağ ise, şehirlerinin Başbakan’ın gündeminde yer aldığını belirterek, Elazığ için ciddi revizyon düşünüldüğünü söyledi. Demirbağ, ‘Elaziz’ ismi için ise halk oylaması yapılabileceğini ifade etti.

Eğlence ve dinlenme tesisleri Elazığ

  • Hazarbaba Kayak Merkezi:
Hazarbaba kayak tesisleri kış turizmi açısından önemli bir merkezdir. Sivrice ilçesinin güneyinde bulunan 2347 metre yüksekliğindeki Hazarbaba dağında yapılan Hazarbaba Kayak Merkezi 1997 yılında etkinliğe geçmiş olup, kayak sporlarına elverişli pisti, 1700 metre uzunluğundaki teleksi ve yeme içme tesislerine sahiptir. Ulaşım şehir merkezi ve ilçe merkezinden kalkan otobüs seferleri ile sağlanmaktadır.
Elâzığ'da bulunan bir antik kenttir. MÖ 20. yüzyıldan kalıntılar bulunmaktadır. Antik Harput yerleşim alanı, bir açık hava müzesi gibidir. Müzesi, kalesi, camileri, kilisesi veBuzluk Mağarası'yla Elâzığ'ın bir turizm merkezidir.


Altyapı Elazığ

Sağlık

Elâzığ’da her 100.000 kişiye 608 hastane yatağı düşmektedir, bu oran 262 olan Türkiye ortalamasın 2 katından fazladır. Elazığ’da 2002-2006 yılları arasında toplam hekim sayısı % 15,4 artarken, diş hekimi sayısı % 26,15, diğer sağlık personellerinin sayısı ise % 13,64 artmıştır. Elâzığ, Devlet Planlama Teşkilatı tarafından 2003 yılında yapılan sağlık sektörü gelişmişlik sıralamasında sağlık sektöründe en gelişmiş il olarak 12. sıradır. Fırat Üniversitesinin tıp fakültesi bünyesinde bulunan araştırma hastanesi, TRB1 bölgesi ve bölge dışına hizmet veren önemli hastanelerden biridir.[17]
Elâzığ sağlık sektöründe oldukça gelişmiş bir il olup, CNBC-e Business dergisinin yaptığı araştırmalara göre Türkiye'nin en iyi sağlık altyapısına sahip ikinci şehridir.

Ulaşım

Elâzığ doğuyu batıya bağlayan yolların kavşak noktasındadır. Karayolları Ankara-Kayseri-Malatya-Elâzığ-Bingöl-Muş karayolu, Adana-Maraş-Malatya-Elâzığ- Tunceli karayolu, Mardin-Diyarbakır-Arapkir-Keban-Elâzığ karayolu ile İran-Erzurum- Tunceli-Elâzığ uluslararası yollar (TEM) ile bağlıdır. İyi asfalt vasfında olan bu yollardan Elâzığ içinde kalan kısımlarının uzunluğu 425 kilometredir. Ankara-Kayseri-Sivas-Malatya demiryolu Elâzığ’da iki kola ayrılır. Bir kolu Diyarbakır-Batman’a diğeri Palu-Genç- Muş-Tatvan’a ulaşır. İl sınırları içinde kalan demiryolu 272 km ve 15 duraklıdır.
1981 yılında temeli atılıp, 1986 yılında hizmete giren Fırat köprüsü, Türkiye’nin en uzun köprüsüdür. 2030 m olup, 30 adet betonarme ayak üzerine inşa edilmiştir.
1940 yılında açılan Elâzığ Havaalanı 20 Ekim 2012 tarihinde yılda 2 milyon yolcu kapasiteli yeni terminal binasına kavuşmuştur.Havalimanından Ankara-İstanbul-Antalya-İzmir-Düsseldorf ve Frankfurt'a seferler yapılmaktadır. Ayrıca Keban Baraj Gölü üzerinde Ağın ilçesi ile Tunceli’nin ilçeleri arasında feribotla ulaşım sağlanmaktadır.
Elâzığ'da semtler arası ulaşım, minibüslerle, taksilerle ve her 8 dakikada bir kalkan belediye otobüsleriyle rahat ve hızlı bir şekilde sağlanmaktadır.

Eğitim

1967 yılında Devlet Mimarlık ve Mühendislik fakültesi kuruldu Üniversite ise 1975 yılında kurulan Fırat Üniversitesi, şehirdeki çağdaş eğitime katkılarda bulunmaktadır. Fırat Üniversitesi’nde 12 fakülte, 3 yüksekokul, 9 meslek yüksekokulu, 4 enstitü ve 1 konservatuvara sahiptir.

Ekonomi Elazığ

Ekonomisi sanayitarım ve ticarete dayanır. Keban Barajı'nın yapılmasından sonra tarıma elverişli toprakların bir kısmı su altında kaldığından, tarım alanlarının azalması paralelinde sanayi canlanmıştır. Gayri safi gelirinin % 30’u sanayi, % 10’u ticaret ve % 25’i tarım sektöründen elde edilir. Toprak altı ve üstü çok zengindir.
Tarım: Ovaları az, fakat çok verimlidir. Bol suları bulunan büyük akarsuların suladığı bu ovalarda, buğdayarpapirinçşekerpancarıtütünfasulyenohutmercimekfiğburçak,soğansarımsakpamuküzümelmaarmutkayısıcevizbadem ve dut yetişir. Yetiştirilen ürünler arasında lahanakavun ve çilek önemli gelir kaynağı haline gelmiştir.
Madencilik: Elâzığ madenciliğin tarımla yarıştığı ve hatta tarımı geçtiği bir yerdir. Toprakları madenle doludur. Bakırkrom, simli kurşun ve betonit başlıcalarıdır. Ergani Bakır İşletmesi’nde blister bakır, sülfürik asit ve prit tüvenan cevher istihsal edilir. Diğer maden işletmeleri Guleman Krom İşletmesi, Ferro Krom Tesisleri ve Elâzığ Betonit Fabrikası'dır.Alacakaya ve Arıcak ilçelerinde çıkarılan mermer dünyaca meşhurdur. Kendine has özelliği bulunan Elâzığ mermerini işlemek üzere son senelerde birçok mermer işleme fabrikası kurulmuştur.
Sanayi: Elâzığ’ın maden bakımından zengin ve Türkiye’nin en büyük hidroelektrik santrallerinden birinin bu ilde oluşu ile sanayi gelişmiştir. İrili ufaklı 1200 sanayi iş kolu vardır. Elâzığ sanayi alanında Doğu Anadolu Bölgesi'nde önemli bir yere sahiptir. Özellikle Organize Sanayi Bölgesi'nin kurulması ile fabrika sayısı hızla artmıştır. 49 fabrikalık sanayi bölgesinde 20 fabrika inşaatı tamamlanarak üretime geçmiştir. Diğerlerinin inşaatı devam etmektedir. Underişekerçimento, pamukyağı, pamuk ipliği, kiremityünsütyem,azot, süper fosfatkireç, plastik boru, tüpgaz imalatı ve dolum, kâğıttekstil, meşrubat, matbaacılıkmermer, ayçiçek yağı, ayakkabımobilyasabun, tıbbi malzeme fabrikaları başlıca büyük sanayi kuruluşlardır.

İklim Elazığ

Geçmişte karasal iklimin hüküm sürdüğü Elâzığ, yapılan ve yapılmakta olan barajların etkisi ile ılıman bir iklime geçiş yapmıştır. Bu sürecin sonucunda özellikle önceleri çok soğuk ve yoğun kar yağışlı geçen kışlar nispeten daha ılıman geçmektedir. Elâzığ, toprağı verimli bir ovaya kurulmuştur.~Elâzığ'ın dağlarında Karadenizdeki gibi geniş ağaçlıklar yoktur. Bunun nedeni Elâzığ'ın karasal iklimi yaşaması yüzündendir. Ancak Yapılan barajlar nedeniyle Elâzığ belirtildiği gibi ılıman bir iklime geçiş yapmıştır. Normalde Doğu Anadolu Bölgesi'nde yazlar çok sıcak, kışlar ise çok soğuk geçer. Ancak yapılan barajlar Elâzığ'ın Doğu Anadolu Bölgesi'nde yaşanan iklimin aynısını değil, (Yani karasal iklimin aynısı değil çünkü Doğu Anadolu Bölgesi karasal iklimi vardır.) ancak tam tersi hafif ılıman bir iklim yaşar. Elâzığ'a her zaman kar yağmamasının kışların çok soğuk geçmemesinin sebebi budur.

Coğrafya Elazığ

Elâzığ ili, Doğu Anadolu Bölgesi'nin güneybatısında, Yukarı Fırat Bölümü'nde yer almaktadır. 9153 km²yi bulan yüz ölçümü ile Türkiye topraklarının %1,2’sini oluşturmaktadır. 40 0 21’ ile 380 30’ doğu boylamları, 38 0 17’ ile 39 0 11’ kuzey enlemleri arasında kalan il, doğudan Bingöl, kuzeyden (Keban Baraj Gölü aracılığı ile) Tunceli, batı ve güney batıdan (Karakaya Baraj Gölü aracılığıyla) Malatya, güneyden ise Diyarbakır illerinin arazileri ile çevrilidir. İl, merkez ilçe ile birlikte 11 ilçe, 537 köy ve 709 mezra yerleşmesinden oluşmaktadır.

Elazığ Etimoloji

Elâzığ ili, MÖ 3000'li yıllarda kurulduğu sanılan, Harput kentinin ovadaki devamıdır. Bu nedenle yıllarca Harput denmiştir.Büyük Selçuklu hakimiyetinin Anadolu'ya kayması ile Harput'un Türk yurdu olmasında en önemli savaşın Malazgirt Meydan Muharebesi olduğuna şüphe yoktur. Nitekim Harput ve çevresi Malazgirt muharebesinden sonra Türklerin eline geçmiş olup yörede Büyük Selçuklu Devleti'ne bağlı olarak Çubukoğulları Beyliği kurulmuştur (1085). Harput'un Türkler tarafından alınmasına kadar sadece müstahkem bir kale hüviyetinde kalan bu yer Türklerle beraber büyüyen bir şehir haline gelmiştir.Çubukoğulları Beyliği'nin ömrü uzun sürmemiş (1110) yılında Artukoğulları dönemini başlatmıştır. Bir müddet sonra Harput Artukluları diye bilinen bağımsız bir beylik kurulmuştur. Harput, (1230) yılında Moğolların eline geçmiş (1234) yılından itibaren ise Anadolu Selçuklu Devleti'nin hakimiyeti altına girmiştir. (1507) yılında Safevilerin eline geçen Harput, 1515 yılında ise Çaldıran zaferinden sonra Osmanlı hakimiyetine girmiştir (1516). Mezra denilen bugünkü yerleşim yerine 1834'de taşınan Elâzığ'a 1862 yılında Sultan Abdulaziz'in tahta çıkışının 5. yılında Hacı Ahmet İzzet Paşa devrinde buraya tayin edilen Vali İsmail Paşa'nın teklifi ile Mamuret-ül Aziz ismi verilmiştir. Fakat telaffuzu güç olduğundan halk arasında kısaca El'aziz olarak söylenegelmiştir. Zaman içinde bölgeye eyalet merkezliği yapan şehre 1937 yılında Atatürk tarafından tahıl ambarı bolluk ve bereket anlamına gelen El'azık adı verilmiş olup, zamanla Türkçe ses uyumuna uygunluğu ve söyleniş kolaylığı nedeniyle Elâzığ olarak kullanılır olmuştur.